Mutfağınıza bir New York dokunuşu vermek isterseniz, Jean Porsche'nin ipuçlarına dikkat dikkat edin. Zamanımızın en iyi iç mimarlarından biri, bu alanı evinizin komuta merkezine dönüştürmenin sırlarını bize anlatıyor:

1- Duvarlarda ve hatta tavanlarda duvar kağıdını mekanlarınıza dahil edin. Daha temkinliyseniz ve risk almak istemiyorsanız, basit çizgiler kullanın. 

2- Pişirme ve yemek için az gözenekli yüzeyler kullanmayı seçin. Estetik ve güzelliğin yanı sıra, işlevselliği de aramak gerekli.

3- Mutfak, yemek pişirebileceğiniz, çalışabileceğiniz veya eğlenebileceğiniz çok yönlü bir mekan olmalıdır. 

4- Ateşli pişirme alanlarının yakınına bir musluk yerleştirin. Yemek pişirme sırasında rahatlık sağlar ve Amerikan mutfaklarında en sık kullanılan mekandır. 

5- Farklı yüzeyler, alın veya kaplamaların, içinde sunduğu çeşitli dokular ve bitişlerin karışımını kullanarak, mutfağınızda size sunulan fırsatları en üst düzeye çıkarın.

6- Güzellikleri, tarzınızla uyumları ve performansları sayesinde, sizi olağanüstü deneyimlere davet eden Premium malzemeleri arayın. 

7- Soğuk ışığı unutun ve sıcak ışıklara yönelin. Mutfağa giren doğal ışığı en iyi şekilde değerlendirin ve pencereleri perdelerle kapatmadan içeri girmesine izin verin. 

8- Özünde mutfağa ait olmayan kendi tarzınızı yansıtan öğeleri mutfağınıza dahil edin: vazolar, heykeller, tablolar, kitaplar... Sıcak bir ortam ve yaşantınızı yansıtan bir mekan yaratacaksınız.

Tüm bunların en net örneklerinden biri, iç mimar Jean Porsche tarafından Neolith için gerçekleştirilen ve Casa Decor'un otuzuncu edisyonuna katılan tasarımlar arasında en çok oyu alarak ikincilik ödülünü evine götüren “Hamptons'ta yemek yapmak” projesidir. İnsanlar, tasarımların biricikliğine, malzemelerin çok yönlülüğüne ve yaşayan bir mutfak yaratma gerçeğine değer verdiğini göstermiştir.